Misalsiz bir şey yapmak, tertemiz bir iş ortaya koymak, umumî kanaata ters tavırda bulunmak ve daha evvel eşi olmayan bir şeyi buluş etmek gibi anlamlara kazanç. Sonradan ihdas edilen her türlü yeniliklere bid’at denilmesi caiz olmakla beraber, bu kavramın zamanla dinî mevzularda aşırılık veya eksiklik olarak telakki edilen tutumlar için kullanılmasının teâmül haline geldiği görülmektedir.

Istılah bakımından bid’at; dinin hakikatinden olmayan ve şer’î ispatlara istinad etmeden sünnete ters olarak icad edilen şeylerdir. Başka bir ifadeyle; dinî emirlerin ikmalinden sonra, Hz. Muhammed’in sünnetine, Kur’ân’ın sarîh kararlarına, ashab, natürelin ve müctehitlerin genel görüşlerine tamamen ters olarak ortaya çıkan hal, tavır ve işler demektir. Bu iki tanımdan da anlaşıldığı gibi, sonradan ortaya çıkan bir vaka veya tavrın bid’at olabilmesi için dinin muhtevasına ters olması gerekir.

Yaygın olan kanaata göre; bid’atların hakikat doğuş nedeni, cemiyetlerdeki kültür değişmeleridir. Bid’atların doğuşuna ve yaygınlaşmasına neden olan hususlar şunlardır:

1- Bid’atın, şuurlu olarak üretilmesi,

2- cahil,

3- kültür etkileşimi,

4- İslâm evvelinden kalan anane ve görenekler,

5- daha önceki dinlerden kalan alışkanlıklar,

6- çok sevap kazanmak veya dinî vecibeleri aşırısıyla ifa etmek düşüncesi.

Akşam Ezanı

Kategori: