İbni Ömer radıyallahu anhümâ’dan dedikodu edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle emretti:
“İnsanlar, kâinatların Rabbi huzurunda hesap vermek üzere mezarlarından kalkarlar. Onlardan kimileri kulaklarının yarısına kadar ter içindedirler.” Buhârî, Rikak 47, Tefsîru sûre 83; Müslim, Cennet 60. Ayrıca bk. Tirmizî, Kıyamet 2, Tefsîru sûre 83; İbni Mâce, Zühd 33
Tam insanlar, Allah’ın emriyle mezarlarından kaldırılarak yine diriltilir ve kıyamet gününde hesaba çekilirler. Herkes dünyada işlediklerinin hesabını Allah’ın huzurunda verir. Bireyin hesabı, dünyadaki yaşayış stiliyle, yapmış olduğu iyilik ve makûsluklarıyla orantılı olarak kolay veya güç olur. Her insan, hesabını verdikten sonra cennet veya cehenneme sevkedilir.
İnsanlardan kimileri, hesaplarının güçlüğü nedeniyle sezdikleri büyük kasvet ve güneş ile cehennem ateşinin yakıcılığının ortaya çıkardığı depresyon içinde o derece terlerler ki, sanki bir ter denizi içinde kalırlar. Bu tasvir, kimileri için hesabın ne kadar güç geçeceğini ortaya koyar. Dünyada iken tutumlarımıza dikkat etmemiz ve Allah’ın huzurunda bizi utandıracak makûsluklardan uzak durmamız için Kur’an ve sahih hadislerde kıyamet sahneleri tam canlılığıyla gözler önüne serilir.
Kaynak: Riyazüs Salihin, Erkam Yayınları
Akşam Ezanı