Hz. Peygamber s.a.’e salât ü selâm getirerek gönülde bir sevgi bağı oluşturmak bir cins râbıtadır. Râbıta konusundaki iki hadîse işâret etmeliyiz. Onlardan bkocaman: “Sâlihlerin anıldığı yere rahmet iner”[1] hadîsidir. Sâlihlerin sâdece anılmış olması, Gazzâlî’nin de belirttiği gibi, rahmet-i ilâhiyyenin inmesi için yetmez. Ancak bu anma ile birlikte gönülden onlara benzeme arzusu uyanırsa, böyle bir etkinlik ve aksiyon, rahmet sebebi olur.

İkinci hadîs ise Hz. Hasan’ın dayısı Hind b. Ebî Hâle’den Hz. Peygamber s.a.’in hilyesini sormasıdır. Hz. Hasan’ın: “Onun özelliklerini dikkate alıp kalbî bir bağ kurmak için onu bana tasvir etkeni istiyorum”[2] sözü, fiilen râbıtayı anlatmaktadır.

Dipnotlar:

[1].       Bkz. Keşfü’l-hafâ, II, 91, hadîs no: 1772.

[2].       Bkz. Buhârî, Enbiyâ, 54; Müslim, Cihâd, 105; Tirmizî, Şemâil, 17-181.

Kaynak: Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, 300 Soruda Tasavvufi Hayat, Erkam Yayınları

Akşam Ezanı

Kategori: