Reel şükür; nîmetlerin hakikat sahibini tanımak ve onları ihsân eden Rabbine; özü, lafı ve tavırlarıyla samimî bir kullukta bulunmaktır.
Şükür, iki cinslidir:
Kalbî şükür; nîmetlerin hakikat sahibinin Allah Teâlâ olduğu şuurunu kalpte sabitlemektir.
Fiilî şükürse; o nîmetleri Allâh’ın râzı olmadığı işlere âlet etmemek, bilâkis onları Allâh’ın arzu ettiği biçimde kullanarak rızâ-yı ilâhîye vesîle kılabilmektir.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Müslümanın Gönül Dünyası, Erkam Yayınları
Akşam Ezanı