Vâkıa sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 96 âyettir. İsmini “kesinlikle asıllaşacak olan şey” anlamına gelen ve sûrenin bcerahatçi âyetinde geçen vâkıa kelimesinden alır. Mushaftaki sıralamada 56, iniş sırasına göre 46. suredir.

Abdullah b. Abbas radıyallahu anh’tan söylenti edildiğine göre Hz. Ebûbekir radıyallahu anh, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e erken sayılacak bir yaşta saçlarına ak düşmesinin sebebini sorunca o da, “Beni Hûd, Vâkıa, Mürselât, Amme yetesâelûn ve İze’ş-şemsü küvvirat sûreleri yaşlandırmıştır” cevaben vermiştir. Tirmizî, “Tefsîr”, 56/6; İbrâhim Ali es-Seyyid Ali Îsâ, s. 322 Bu sûrelerin ilkinin geçmiş peygamberlerin çetin çabalarından, değişiklerinin kıyametin kopması ve âhiret hallerinden bahsetmesi dikkat çekicidir. Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in sabah namazlarında Vâkıa sûresini okuduğuna dair söylenti sahih kabul edilmiştir. Müsned, V, 104; a.e. [Arnaût], XXXIV, 504-505; İbrâhim Ali es-Seyyid Ali Îsâ, s. 323

Abdullah b. Mesud radıyallahu anh’ı vefat hastalığında ziyaret eden Hz. Osman:

“- Sana beytülmalden bir bağışta bulunulmasını emredeyim mi?” diye sorar. İbn Mesud radıyallahu anh buna lüzumu olmadığını söyler. Osman radıyallahu anh:

“- Senden sonra hiç olmazsa kızlarına kalır” deyince İbn Mesud radıyallahu anh:

“- Sen kızlarımı merak etme. Ben onlara her gece Vâkıa sûresini okumalarını öğrettim. Çünkü ben Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in «Her kim her gece Vâkıa sûresini okursa ona yoksulluk değmez» buyurduğunu duymuştum” der. İbn Hanbel, Fedâilü’s-Sahâbe, II, 726

Akşam Ezanı

Kategori: